Üyelik Girişi
Site Haritası
E-ÖĞRENİYORUM
ÖZEL DERS
EĞLENCE
Hava Durumu
Takvim
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar32.451532.5815
Euro34.684134.8231
GOOGLE REKLAMLARI

 

YÖS ÇALIŞMALARI
GLOBALYÖS-BURSA
YÖS HAKKINDA

İBRAHİM HALİL BABAOĞLU
ibabaoglu47@gmail.com
MATEMATİĞİN TEMELLERİ
06/05/2011

MATEMATİĞİN TEMELLERİNDE KİMLER VAR DERSİNİZ?

 

Biliyoruz ki hiçbir şey bir anda mükemmel olmaz özellikle bilim buna müsait değildir. Matematik de yavaş yavaş bu seviyeye geldi. Düşünün sıfır bile 800 lü yıllarda bulundu. İşte bu bağlamda insanın aklına matematiğin temellerini kimlerin attığı ve günümüze kadar ki gelişmelerin kimlerin eseri olduğu sorusu geliyor. İşte bu ayki yazım bu sorunun cevabına yönelik olacak.

Matematik günümüz  teknolojisinde nasıl bir öneme sahipse ona temel olan bilgilerde en az okadar belkide daha fazla önemlidir. Peki bu temel kimin eseridir? Medeniyetin beşiği olarak bilinen yunanlılar mı,hintliler, mısırlılar, sümer yada babilliler mi?

Şüphesiz çorbada tüm milletlerin az çok tuzu vardır. Ama asıl  temeli müslümanların attığını, atalarımızın bu ilme temel olduğunu söylesek  herhalde ilk karşı çıkacak batılılardan önce yine biz oluruz maalesef. Batılı birçok alimin bile hak verdiği bu düşünceye  neden mi karşı çıkıyoruz? Çünkü bize hep medeniyet avrupadadır, her gelişme ve yenilik ordan gelir,ilmin temeli avrupadır diye öğretildi. Tuhaf... tuvalet kültürünü bile bizim avrupaya öğrettiğimiz ne de çabuk unutulmuş!

Gençliğimiz maalesef matematik denince Pisagor, Öklid, Gaus, Arşimed, Descartes”ten başka kimseyi bilemez hale gelmiş. Öklid”i tanımayan  hiçbir lise talebesi yoktur. Ama “Türk Öklid’i “ denilen Sabit bin Kurra’yı cebrin babası olan Harezmi’yi,”Zamanın  Batlamyus’u” diye tanınan Ali Kuşçu’yu ve daha nicelerini acaba kaç lise talebesi bilir?

Evet daha bunlar ne ki, sahip çıkmadığımız için hasıraltı olmuş, başkalarının adıyla anılan öyle şeyler varki öğrenince eminim hayıflanır, dudağımız uçuklar ve bunları bilmediğimiz için kendimizden utanırız..İsterseniz gelin de o pasifik okyanusunun derinliklerinde kalmış gizemli şeyler misali bu serveti yüzüstüne çıkaralım...

Ömer Hayyam , cebir’de en az harezmi kadar kurucu bir üstad idi ,Descartes’in 17.yy’da cebirde ulaştığı seviyeye 500 sene önce(12.yy)  ulaşmıştı,lise çağlarında çokça karşılaştığımız ikinci ve üçüncü dereceden denklemleri de o derleyip sistematize etti. Binom teoremi de tamamen Hayyam’a aittir. Paskal üçgeni diye bilinen üçgen ise  El-Kerhi  ve Hayyam’ın  imzasını taşır.

İbn-i Sina ile Gazali ,  Leibnitz ve Newton ‘dan  çok önce “sonsuz küçükler” ile uğraştılar aralarında tartıştılar.ve çeşitli hipotezler geliştirdiler.

Gıyasüddin Cemşid (Allame  Cemşid diye tanınır),  Matematikte önemli bir yeri olan ondalık kesirleri buldu, ondalıklı sayıları göstermek için virgül kullandı. (Sıkı durun...) ilk hesap makinesini icad etti. (biz ise bu tür şeyleri hep japonlar bulmuştur diye bilirdik.)yüksek mertebeden nümerik denklemler için  orijinal çözüm teknikleri buldu,dördüncü dereceden sayıların toplam formüllerini  buldu ve trigonometrinin temel eşitliklerden birine imzasını attı.

Ebu’l-Vefa , o ki ortaçağın en büyük matematikçisi. Trigonometri’nin öncüsü, sekant, kosecant, tanjant , kotanjant  ve bir çok teorem ve formül’ü matematiğe o kazandırdı.

İbn-i Yunus ise trigonometriye dönüşüm formüllerini kazandıran ilk matematikçi.

Nasiruddin Tusi,  trigonometrinin bir takım temel formüllerini ortaya koydu, batı ise ona yüzyıllarca sonra ancak ulaşabildi.

Cabir bin Eflah , küresel trigonometriyle ilgili bir takım formüller ortaya koydu. Batılılar onu “yaman matematikçi” olarak tanıyordu.

Battani , trigonometriye adını altın harflerle yazdırdı, trigonometrik oranları kullanılabilir şekle soktu, sinüsü ilk o kullandı.

Takıyüddin er-Rasıt , altmışlı sistemi ondalıklı şekilde ifade edip kullandı, hem de bunu kendisinin bulduğunu iddia eden Gabriel Mouton’dan(1670) tam yüz yıl önce...

Ve hepimizin problemleri çözerken bilinmeyen yerine kullandığımız x,y,z.. gibi işaretleri de  matematiğe biz kazandırdık, üç ,dört, beş ve daha yüksek dereceden denklemleri basit metodlarla çözdük, türev hesaplarını geliştirdik, sıfır dahil diğer rakamları , onlu sistemi Batıya hep biz öğrettik. Ve Avrupalılar itiraf ediyor ; “Rönesansımızın matematik hocaları Müslümanlardır”.

Evet sevgili gençler avrupalı bile bu itirafı yapıyorken neden biz kendimize daha aşağılarda bir yer biçiyoruz. Bu yazdıklarım “gölde balık” misali, daha buraya yazamadığım o kadar çok şey var ki....Gelin bu mirasa sahip çıkalım. Matematiği  iyice öğrenip bizlerde atalarımız gibi  bilimin bundan sonraki öncüleri olalım. Çalışalım çalışalım...hep çalışalım ve bu arenada önceden olduğu gibi artık bundan sonrada varız diyelim. Hadi göreyim sizi. Sevgiyle kalın...

 

Bu ayın sorusu: 1729 takımla başlayan ve tek maçla eleme kuralı(yani yenilen turnuvadan ayrılır,berabere kalmak yok) uygulanan bir  futbol turnuvasında şampiyonun belirlenmesi için kaç maç yapılmalıdır?

 

Geçen sayıdaki sorunun cevabı:Padişah vezirine derebeylerini  1’den 30’a kadar numaralandırmasını  ve getirdikleri çuvallardan numaraları sayısınca  altın almasını söyler . Böylece 1 nolu derebeyinden 1 altın,2 cisinden 2 altın.........30.cudan da 30 altın alınacaktır. Alınan bu altınlar bir çuvala konup tartılır. Ve bu tartım sonucu uyanık derebeyi ortaya çıkar. Çünkü tartılan çuval kaç gram eksik geldiyse  o sayı ile numaralanmış derebeyinin altınları eksik gramajlıdır.(örneğin 5 gr. Eksikse  5 nolu derebeyi, 27 gr eksik gelirse 27 nolu derebeyi sahtekardır.)

 

                                          YAZAN : İbrahim Halil BABAOĞLU 

                                                                                Matematik Öğretmeni

 NOT: BU YAZI KAYNAK GÖSTERİLMEK KAYDIYLA KULLANILABİLİR



3888 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Tarih     19/06/2011 19:27

Hocam ağzına sağlık Malesef kasıtlı bir şekilde geçmişimizi unutturdular dolayısıyla yetişmesek geleceğimizi düşünemiyorum Çanakkale gibi.
Mehmet Ali BABAOGLU

Yazarın diğer yazıları

ZAMANIN KIYMETİ VE YÖNETİMİ - 26/12/2022
Zaman Allah’ın bizlere sunduğu en kıymetli nimettir.
ZAMANIN KIYMETİ - 26/12/2022
Zaman Allah’ın bizlere sunduğu en kıymetli nimettir.
ZAMANIN KIYMETİ VE YÖNETİMİ - 26/12/2022
Zaman Allah’ın bizlere sunduğu en kıymetli nimettir.
ZAMAN PLANLAMASI - 19/02/2015
ZAMANI İYİ KULLANIYORMUYUZ
ZAMAN PLANLAMASI - 19/02/2015
ZAMANI İYİ KULLANIYORMUYUZ
BANA SÖZ VERİN - 25/10/2014
SORU ÇÖZÜMÜNDE YENİ BİR YÖNTEM
LYS'YE DOĞRU - 16/04/2013
LYS'YE DOĞRU
SINAV KAYGISI VE BAŞA ÇIKMA YOLARI - 26/03/2012
SINAVA GİRERKEN
'0'(SIFIR)'IN KEŞFİ - 21/12/2011
SIFIRI KİM BULMUŞ
 Devamı